Küresel Sorunların Başında “Küresel İklim Değişikliği” Geliyor
İstanbul Üniversitesi İstatistik Uygulama ve Araştırma Merkezi ile hayata geçirilen “Yerküreye Saygı” projesinin araştırma sonuçlarına göre en önemli küresel sorunların başında “küresel iklim değişikliği” geliyor. İÜ İstatistik Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Haluk Zülfikâr, araştırma sonuçları hakkında açıklamalarda bulundu.
“Yerküreye Saygı” projesi dünyanın farklı bölgelerinde, farklı şekillerde kendini gösteren ve tüm canlılar için tehdit unsuru oluşturan iklim değişikliği konusunda toplumsal sorumluluk üstlenerek İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Haluk Zülfikar, İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, TEMA Vakfı ve Sompo Japan Sigorta iş birliğinde hayata geçiriliyor.
İÜ İstatistik Uygulama ve Araştırma Merkezi ile hayata geçirilen “Yerküreye Saygı” projesi araştırması ile projenin başlama vuruşunu yapan Sompo Japan Sigorta; araştırmanın sonuçlarını yayınladı. Araştırma, İÜ İstatistik Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Haluk Zülfikâr’ın liderliğinde, Türkiye’yi temsil eden 18-54 yaş aralığında toplam 1261 kişi üzerinde ve 6 odak grup çalışması ile gerçekleştirildi.
“Ülkemizdeki Her Dört Kişiden Üçü İklim Değişikliği Konusunda Çok Endişeli”
İÜ İstatistik Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Haluk Zülfikâr araştırma hakkında yaptığı açıklamada her dört kişiden üçünün iklim değişikliği konusunda endişe duyduğunu belirterek şunları dile getirdi: “Araştırmaya katılan her dört kişiden üçü küresel iklim değişikliği konusunda endişe duyarken bu oran kadınlarda erkeklere göre % 8 daha fazla. X, Y ve Z kuşağında ise bu oran sırasıyla %77, %81 ve %65 olarak ortaya çıkıyor. Maalesef Z kuşağı geleceğe karşı en az duyarlı kuşak. Z kuşağı üzerinde ısrarla durmak gerekiyor. Zira sorun en fazla onları etkileyecek. Diğer yandan her dört kişiden üçü iklim değişikliği ile mücadele etmek için bireysel fedakârlık yapmayı düşündüğünü belirtiyor. Bunun üzerine gidilmeli. Çünkü bir şeyler yapmak istiyorlar ama neyi nasıl yapabileceklerini bilmiyorlar.”
“Halkımız İçin Temel Konu ‘Hava Değişimi’”
İklim değişikliğinin sonunun kuraklık ve çölleşme olduğunu ifade eden Doç. Dr. Zülfikar, “Araştırmaya göre; küresel iklim değişikliği sonucunda dünyada kuraklık ve çölleşmenin artacağını düşünenlerin oranı %17 olurken, %13’ü su kaynaklarının azalacağını, %8’i tek mevsim yaşanacağını ve aşırı hava olaylarının, salgın hastalıkların artacağını öngörüyor. Türkiye’de aşırı hava olaylarında artış olduğunu düşünenlerin oranı %84. Araştırmaya katılanların %84’ü Türkiye’de sel, fırtına, aşırı sıcaklık, kuraklık gibi aşırı hava olaylarının arttığını düşünürken, %61’i bunu iklim değişikliği ile ilişkilendiriyor. Her üç kişiden biri de iklim değişikliğinin temel nedeni olarak insan kaynaklı sera gazlarının artışını görüyor. Türkiye’de iklim değişikliği yaşandığını düşünenlerin oranı ise %63. Özellikle halkımız ‘hava’ kavramına çok duyarlı, her şey havadan geliyor odaklı. Bu algının da yönetilmesi gerekli” ifadelerini kullandı.
İklim değişikliğinin en önemli küresel sorun olarak görüldüğünün altını çizen Doç. Dr. Zülfikar konuşmasına şu şekilde devam etti: “Araştırmaya göre; günümüzde dünyamızın yerküre olarak karşı karşıya kaldığı en önemli sorun %40 oranı ile iklim değişikliği-küresel ısınma olarak tanımlanıyor. Onu; %13 ile çevre kirliliği, %10 ile hava kirliliği takip ediyor. İklim değişikliği dendiğinde ise akla ilk olarak %57 oranıyla sıcaklık, kuraklık ve küresel ısınma gelirken; buzulların erimesi, çevre-hava kirliliği, ozon tabakasının delinmesi, doğal afetler ve ağaçların yok olması sırasıyla diğer akla gelenler oldu.” Doç. Dr. Zülfikar, Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu hocanın bu konudaki açıklamalarına katılıyorum. ‘Biz dünyayı kurtarabilecek son nesiliz’” dedi.
“Küresel İklim Değişikliğinin Etkilerini Azaltmada Toplumsal Bilinç İlk Sırada”
Araştırma sonuçlarına göre küresel iklim değişikliğinin etkilerinin azaltılmasında etkili olacak adımlardan bahseden Doç. Dr. Zülfikar, “Küresel iklim değişikliğinin etkilerinin azaltılmasında etkili olacağına inanılan adımların başında %31 ile toplumu bilinçlendirmek gelirken, onu %20 ile ağaçlandırma yapılması, %12 ile de toprağa önem verilmesi takip ediyor. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’ni bilenlerin oranı %19 olurken, hiç bilmediğini belirtenlerin oranı %55. Bu oran Z kuşağında %64, Y kuşağında %52, X kuşağında ise %54 olarak gerçekleşiyor. Araştırmaya göre, iklim değişikliğinin zararlarının azaltılmasında dünya genelindeki politikaların yeterli olduğunu düşünenlerin oranı sadece %6 olurken, %7’si Türkiye’deki politikaları yeterli buluyor. Türkiye’de iklim değişikliği ile mücadelede gerekli önlemlerin alındığına inanların oranı ise %8 olarak karşımıza çıkıyor.”
İÜ Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü